Çocukluğumdan beri yazlıkta geçirilen zamanlara bayılırım. Sanırım mutlu zamanlar hatırlıyorum ne zaman tatili düşünsem... Okul bittiğinde herkes bir köşeye dağılır. Ailesiyle tatile çıkanlar, yazlığa gidenler, memlekete gidenler, fındık toplamaya gidenler, akraba ziyaretine gidenler, yurtdışındaki akrabalarına gidenler... Yaz tatili başladığı anda biz de yazlığa Ayvalık'a geliriz hep. Buranın en sevdiğim yanı tanıdık olması. Her yaz buraya gelmek, arkadaşları bir sene sonra yeniden görmek. Sonunda aynı hüznü yeniden yaşayacağımızı bile bile bronz tenler, temiz yürekler, pır pır kalplerle, püsküllü t shirtler kesilmiş kotlarla, dondurmalarla discolarla...
Ozan, çocukluk arkadaşım. Yıllardır gelmemişti Ayvalık'a... Lise biter bitmez İngiltere'ye gitti. Zaten annesi İngiliz vatandaşı olduğundan onun da İngiliz pasaportu var. Üniversiteyi orada okudu, tatillerinde de anne babasının yanına İzmir'e geldi. Ayvalık onlar için demode mi oldu bilemiyorum. Genelde tekne tatili ya da yurtdışı gezileri yaptıklarını takip ediyorum facebooktan. Çok güzl bir annesi var, altmışına merdiven dayamış olmalı muhtemelen ama görünürde kırktan fazla etmez. İnsanlar nasıl böyle kalmayı başarıyorlar bilmiyorum, şimdiden kazayaklarım var!
Bu yıl da yazlık planım yoktu ama Ozan'la facebooktan yazışmaya başladığımızda onu ne kadar özlediğimi farkettim ve sonunda görüşme planımızı yaptık bir iki gün içinde "Hadi haftasonu görüşelim, Ayvalık'ta eski günleri anarız!" ... Hayatı spontane yaşamak epey keyifli... İnsanın yüklerinden kurtulması gerekiyor böyle yaşayabilmek için.
Ozan okulu bitirdikten sonra İzmir'de bir mayo fabrikasında uzman tekstil mühendisi olarak çalışmaya başladı ve ben İzmir'i çok sıcak bulduğumdan, genelde de bir ilişkiyle boğuştuğumdan senelerdir ihmal ederim onu. Fırsattan istifade yazlık tayfasının neler yaptığını öğrenmiş olurum, hoş ben ne yaptım dersen kocaman bir hiç ama yine de başkalarının hayatlarını didiklemek çok eğlenceli...
Şu an bahçe sefasındayız, muazzam bir sofrayı talan ettik, rakılar içildi sohbetler edildi...Yalnız sivriler feci kan emiyor burda... Kısa bir kendini dinleme seansına geçmişken bir şeyler eklemeden yapamadım. İstanbul'u ve yaşananları birkaç gün geride bırakmak muazzam... mmmmhh
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder